Kimsin ve ne yapıyorsun?
Merhaba, ben Turgay Mutlay, 1982 Mersin doğumluyum. Evliyim ve Asya Duru adında 15 aylık bir kızımız var.
Meslek Lisesi Makine Ressamlığı bölümünden mezun oldum. İstediğim bölümü okuyamadığım için istemediğim bölümü bırakmama neden oldu. Aldığım ani kararla tasarım dünyasına adım attım. O zamandan bu yana eğitimini almadığım mesleği yapıyorum. Ama sizler okuyun, okutun! “Okumak güzeldir, beyninizi genç ve zinde tutar.”
Ve iyi ki hayallerimin peşinden koşmuşum, çok mutluyum. Çeşitli şirketlerde farklı görevlerde çalıştım. Son 3 yıldır freelance olarak Kadıköy TAK’ta çalışmalarımı sürdürmekteyim. Bu süre içinde Startup firmalara dijital ürün tasarımları, marka çalışmaları ve illüstrasyonlar geliştirdim. Ortak projeler yaptığım şirketlerin %70’i yurt dışı, %30’u ise Türkiye’dendir.
Bundan sonraki hedefim, global teknoloji şirketlerinde görev almak. Ya da kendi ürünümü geliştirip yeteneklere istihdam sağlamak.
Ne yapıyorum; Mutlu olmak için sürekli üretiyorum.
Hangi donanımları kullanıyorsun?
Sabah uyandığımda öncelikle suyumu içerim. (Kamu spotu; Yatmadan önce bir bardak su için! )
iPhone 6 cihazımı elime alır e-posta ve sosyal medya hesaplarımı kontrol ederim. O andan itibaren tüm duyularım harekete geçer ve hızlı bir şekilde toparlanırım.
Burası önemli!
Samsonite marka laptop çantamın içindekiler; MacBook Pro 15” Retina laptopum, Magic Keyboard, Magic Mouse, JBL E55BT Bluetooth Over-Ear kulaklık, Seagate 2 TB USB diskim, olmazsa olmaz eskiz defterim ve Rotring mavi uçlu kalemimi sürekli yanımda taşırım. Ben nereye gidersem onlar benimledir. Çizimlerimi Magic Mouse ile yaptığımdan dolayı tablet kullanmıyorum. Eksiklik mi yoksa, alışamamak mı anlamış değilim ama yakın zamanda Wacom Cintiq Companion tabletine geçiş yapabilirim. Hediye etmek isteyen olursa sanırım o benim en en iyi dostum olur. :)
Lütfen dolar yükselmesin!
Wacom olmadı ama JBL kulaklık için Sencer ve Erdem’e teşekkür ederim. :)
Hangi yazılımları kullanıyorsun?
MacBook Pro kullandığım için Apple yazılımlarını kullanıyorum. Cihazımda şu an MacOs Sierra (10.12.6) kurulu.
Ağırlıklı Adobe yazılımları kullanıyorum. İllüstrasyon yapacağım zaman; Adobe Illustrator, görsel tasarım için; Photoshop, UI tasarım için Sketch, Craft, Flinto, Mirror ve UI animasyonlar için ufaktan Principle kullanıyorum. Belge yönetimi ve paylaşımı için Dropbox, Google Drive, WeTransfer gibi yazılımları, belge küçültme ve türünü değiştirmek için Smallpdf, müzik dinlemek için Spotify, hazır icon kullanmam gereken yerlerde IconJar ve Tasarım Mutfağı’ndaki ve özel kanalları olan dostlarımla sohbet, bilgi paylaşımı için Slack’i kullanıyorum.
Akıllı telefonumda çok fazla uygulamaya yer vermiyorum. Uzun süredir Best Friends isimli oyunu oynuyorum. Bir de dostum Davut Tekin ile geliştirdiğimiz Speeder! adlı uzay oyununu arada oynarım. Çok fazla oyun yüklemiyorum ilgimi çeken oyunları yükleyip oynadıktan sonra siliyorum. Ağırlıklı kullandığım uygulamalar, iş dünyası takibi için LinkedIn, tasarımlarımı paylaştığım ve sürekli incelemek için online olduğum Instagram, diğer yanda işlerimi paylaştığım portfolyo sayfası Dribbble (Yaptığım işleri inceleyebilirsiniz.) Yakın zamanda Medium’u kullanacağımı da söylemek isterim.
Android / iOS Developer İrfan Ömür ile geliştirdiğimiz Peppy Wallpapers (Android, iOS) adlı uygulamamızı açar arada telefonumun duvar kağıdını değiştiririm. (Şiddetle tavsiye ederim)
WhatsApp, Twitter, Skype, Dropbox Paper, Trello, Enpara, Garanti Cep çok sık kullandığım uygulamalardır. Cihazımda ailemin fotoğrafları ve videoları olduğu için iCloud kullanıyorum.
Ama yetmiyor. :)
Çalışırken ne tarz müzikler dinliyorsun?
Bir müzik listem yok!
O an işime uygun bir müzik türü aklıma geliyor ve onu dinliyorum. Özellikle son 1 yıldır farklı alanlarda Podcast’ler ve Vlogların videolarını açıp arka planda dinlemeye başladım. Bu işime daha çok katkı sağlıyor. Duyduğum bir kelime o an tasarımın boyutunu değiştirebiliyor. O an bir renk, fikir, duygu ve eylem sahibi olabiliyorum.
Dinlediğim müzik, çalışma masamda işimi yaparken bana ritim tutturuyorsa o benim en favorimdir.
Hayalindeki çalışma ortamı nasıl?
Güzel bir soru; imrendiğim ve ilham veren çalışma ortamları var. Umarım bir gün ben de oralarda çalışırım. Tarihi kokusu ve bulunduğu lokasyon sana sürekli bir şey fısıldamalı o yüzden bir çok ülke bu tarz yerleri koruma altına almış ve değerlendirmiştir.
Hayalimdeki çalışma ortamı huzurlu olmalı, biraz iyot koksun, biraz da çimen. Yeşil ile mavinin birleştiği bir bölgede kurulu şirin bir ağaç ev olabilir.
Ya da “Tony Stark’ın Point Dume, California’da gerçekte olmayan“ leb-i derya tabirine uygun o güzel evin salonunun ortasında eski bir ahşap masada denize karşı çalışmak hayli keyifli olsa gerek.
“Hayaller California, gerçekler Kadıköy!”
Donanım olarak işlerimi yürütebileceğim cihaz, ürünümü geliştirebileceğim yazılımlar ve bağlantı erişim hizmetlerim olursa sanırım bunlar yeterli olacaktır.
Bu keyifli röportajı benimle yapan Tolga Gezginiş’e ve sıkılmadan okuyan herkese teşekkür ederim.